1991'den Bugüne

DOHAYKO Ropörtajı, kuruluşundan bu güne ...

ROPÖRTAJ, Nesrin CITIRIK

1.DOHAYKO’nun kuruluşunu anlatır misiniz?
DOHAYKO 1995 yılında Belediyenin köpekleri itlaf ettiğini gören ve bu hayvanları telle çevrili bir alanda toplamaya çalışan bir grup doğa dostu tarafından kurulmuş. Daha sonra belediyenin de yardımı ile barınak şimdi bulunduğu yere taşınmıştır.. 5 yıl önce DOHAYKO yönetiminde yer aldığımızda barınağın iyi olmayan koşullarının düzeltilmesini esas alarak çalışmalara başladık. DOHAYKO yönetim kurulu ve diğer üyeler çoğunlukla işadamları ve işkadınlarından oluşmaktadır.

2.DOHAYKO, birçok ciddi projelere imza attı ve atıyor. Bize bir-iki örnek verebilir misiniz? Başarının başında, iyi organize olabilmek geliyor. Siz bu kadar iyi organize olmayı nasıl başardınız?
Kurumsal ve sistemli çalışma prensibi ile hareket eden DOHAYKO, iç yönergesi ve kuralları olan ciddi bir sivil toplum kuruluşu olmuştur.
Yönetimde ŞEFFAFLIK ve DEĞİŞİM prensipleri esastır.
Yönetim kurulu başkanı her dönem değişmektedir. Yine prensip olarak her dönem yönetime en az üç yeni üye alınmaktadır.
DOHAYKO gelir gider durumu ve hesapları normal dernekler müdürlüğünün yasal denetiminin dışında bağımsız olarak denetlenmektedir.
AB üyelik sürecinde bulunan ülkemizde artık STK’ lara büyük önem verilmektedir. Fakat bunun yanında STK’ ların da ciddi çalışan ve toplumda GÜVEN uyandıran SAYGIN bir yapıya kavuşmaları gereklidir.
DOHAYKO bunu sağladığı için başarılı olmuştur.
Hayvan korumacılar, “ağlayan, şikayet eden, kendini yerden yere atan, kavga eden kadınlar” değil, kurumsal çalışan, toplumu arkasına almış ve kamuoyu baskısı oluşturan SİVİL TOPLUM KURULUŞLARININ üyeleri olmalıdır.
3 büyük şehirde şubemiz, (İzmir, İstanbul ve Trabzon) 19 şehirde ise temsilciliğimiz oluşturulmuştur.
500 den fazla gönüllü kişi ve kuruluştan oluşan HAYVAN HAKLARI AKTİF GÜÇBİRLİĞİ  (HAYTAP) derneğimiz öncülüğünde kurulmuş ve sözcüsü DOHAYKO olmuştur.
DOHAYKO aynı zamanda DYBD platformunun da aktif üyesidir.
Adana’da bütün sivil toplum kuruluşları ile iletişim halinde olan derneğimiz aynı zamanda Yerel Gündem 21 Adana Kent Konseyi üyesidir.
Halen 1000 e yakın hayvanın bulunduğu ve insani koşulların olduğu bir barınak büyükşehir ve ilçe belediyeleri ve valilik birimleri ile birlikte yönetilmekte, yılda ortalama 1500 kısırlaştırma yapılmaktadır. Adana sokaklarında 2000 e yakın kısırlaştırılmış hayvan bulunmaktadır.
Dernek olarak PR çalışmalarına büyük önem verilmiş, bütün fuar, toplantı ve kongrelerde standlar kurulmuş, 500 binden fazla kitapçık ve broşür bastırılmıştır.
Türkiye’nin diğer şehirlerine isme ve adrese teslim olarak on binlerce kitapçık ve broşür yollanmıştır.
Meslek odaları, rotary, lions gibi gruplara, derneklere, okullara görsel ağırlıklı TANITIM KONFERANSLARI verilmiştir.
Okullarda eğitim çalışmalarının yanında TV’lerde toplumsal eğitime yönelik programlar da yapılmıştır.
Barınak ve hayvan hakları konusunda CD’ler hazırlanmış, bu görüntüler Adana’nın tüm yerel kanallarında aylarca yayınlanmıştır.
Hayvan barınağı hafta sonlarında ailelerin ziyaret ettikleri bir doğal alan haline gelmiştir.
KISIRLAŞTIR-AŞILAT-YAŞAT kampanyası topluma basın, broşür ve TV programları ile tanıtılmış, sokaklardaki küpeli köpeklerin korunması için çalışmalar yapılmıştır.
İslam dünyasında ilk kez İSLAM, DOĞANIN ve HAYVANLARIN KORUNMASI kitapçığı Ç Ü Tıp Fakültesi İLAHİYAT FAKÜLTESİ TEMEL İSLAM BİLİMLERİ BÖLÜM BAŞKANI PROF DR ALİ OSMAN ATEŞ tarafından dohayko ya gönüllü katkı olmak üzere hazırlanmış ve yurt çapında 10.000 noktaya ulaştırılmıştır. Bu kitapçık İslam dininin hayvanlara bakışı açısından toplumda yaygın olan YANLIŞ İNANÇLARI ve HURAFELERİ bilimsel bir makale ile düzeltmiştir.
Adana’da bulunan afet, yangın, deprem, sel gibi durumlarda kurtarma çalışması yapan CANLI KURTARMA EKİBİ (CAN KUR) ile hayvanların da korunması konusunda önemli bir işbirliği çalışması yapılmıştır.
DOHAYKO çalışmaları esas olarak KURUMSAL YAPI üzerine oturtulmuş, eğitim ve kamuoyu desteği sağlamaya çalışarak, resmi mekanizmalar üzerinde TOPLUMSAL BASKI oluşturularak hayvanlara uygulanan VAHŞETİ durdurmaya yönelik olmuştur.

3. Yetkilileri hayvan hakları konusunda daha bilinçli hale getirebilmek için, hayvan hakları dernekleri ve hayvan severler bir şeyler yapabilir mi? Tavır değiştirerek, uzlaşmacı olmak ve olayları açıklamak bir yol olabilir mi?
Hayvan koruma derneklerinin kurumsal yapı içinde GÜÇLÜ OLMALARI gerekmektedir. Bu da GÜVENİLİR OLMAKTAN geçmektedir. Güçlü ve güvenilir dernekler TOPLUMUN DESTEĞİNİ sağlar ve devlet kurumları ve POLİTİKACILAR üzerinde TOPLUMSAL BASKI oluşmasını sağlar.
Güçlü bir STK olarak KURUMSAL YAPI içinde devlet kurumları ile EŞİT koşullarda temas kurulmalıdır. Ne saldırarak kavga etmek ne de AĞLAŞARAK yardım dilemek çözüm değildir.

4.Adana Belediyesi ile olan işbirliğiniz, bugün örnek olarak gösteriliyor. Bu işbirliğini oluşturmak kolay olmamıştır herhalde. Bunu nasıl başardınız?
Adana Büyükşehir Belediyesi, İlçe belediyeleri ve Adana Valiliği ile önemli bir işbirliği çalışması içinde bulunuyoruz. Bu işbirliği, derneğin KURUMSAL bir kimlik ile TOPLUMDA BÜYÜK KABUL görmesi ve DESTEKLENMESİ ile sağlanmıştır.
Dernek üyeleri çoğunlukla toplumda kabul gören işadamı ve işkadınlarından oluşmaktadır. Bu da bir avantaj olmuştur. Hesapları açık olmayan, hep aynı insanların yönetiminde bulunan, yani ŞEFFAF OLMAYAN ve DEĞİŞİME AÇIK OLMAYAN dernekler TOPLUMUN GÜVENİNİ KAZANAMADIKLARI için DEVLET KURUMLARI üzerinde de etkili olamazlar.

5.Diğer barınaklar/dernekler, belediyelerle ile ilgili ne gibi hatalar yapıyor?
Diğer dernekler ŞEFFAF ve DEĞİŞİME AÇIK olmadıkları için TOPLUMUN desteğini alamıyorlar ve dolayısı ile belediyeler ve diğer kurumlar tarafından KABUL GÖRMÜYORLAR.
Şeffaf olmamanın getirdiği sonuç kendi üyeleri arasında bile GÜVEN bunalımı olmasıdır. Ayrıca dernekler Türk toplumunda yaygın bir anlayış olan BAŞKALARINI YIKICI BİÇİMDE ELEŞTİRME ve İTHAM etme alışkanlığı içindeler. Dolayısı ile HAYVANSEVERLER kendi aralarında birbirlerine saygı duymadıkları için DEVLET KURUMLARI da bunu fırsat bilip onlara önem vermemektedir.
Dernekler esas mücadeleyi BELEDİYELERE karşı değil, birbirlerine karşı veriyorlar. Kurumsal bir yapı içinde değiller. Yönetimi ele alanlar DEĞİŞİME ve YENİ İNSANLARA fırsat vermiyorlar.
Özellikle GENÇ ve DİNAMİK İNSANLAR ile YENİ İNSANLAR derneklere sürekli olarak kazanılmalıdır. Halbuki mevcut dernekler BUNA KAPALIDIR.

6. Ülkemizdeki “Hayvan Hakları”nın durumunu nasıl buluyorsunuz?
Türkiye hayvan hakları konusunda İKİ YÜZLÜ ve VAHŞİ ve AHLAKİ OLMAYAN bir politika izlemektedir. İnsan olmanın erdemi açısından değil, AB ülkelerinin korkusundan dolayı çıkardığı kanunu UYGULAMAMAKTADIR. Devlet kurumları ACİZDİR, BECERİKSİZDİR, YETERSİZDİR.
Belediyeler ise TAMAMEN siyasi ve maddi çıkara yönelik insan yapılarından oluştuğu için, barınaklar üzerinde de CİDDİ BİÇİMDE SUİSTİMAL YAPILMAKTADIR.İlaçlar satılmakta, faturalar şişirilmekte, geceleri hayvanlar gizli gizil öldürülmektedir. Hayvanların sırtından RANT SAĞLANMAKTA, hırsızlık yapılmaktadır. Gönüllü kişileri barınağa sokmamaya çalışan belediyeler bu tür suiistimallerinin açığa çıkmasından korkmaktadırlar. En büyük problemlerden birisinin ise BELEDİYE VETERİNERLERİNİN çoğunun daima ÖLDÜRME ve YOK ETME yanlısı olmalarıdır. Belediye başkanlarını ikna ettiğimiz durumlarda da karşımıza bu YOK EDEN, ZEHİRLEYEN VETERİNER yapısı çıkmaktadır. Hayvan korumacılar en büyük savaşı adeta ÖLDÜRMEK İÇİN DİPLOMA ALMIŞ gibi davranan bu belediye veteriner hekimlere karşı vermektedirler.

7.Toplum bu konuda neler yapabilir?
İnsanlar YAKINDA BULUNAN HAYVAN BARINAKLARINA ziyaretlerde bulunabilir ve ilgili belediyeyi bu konudaki çalışmalarından dolayı sorgulayabilirler.
Ayrıca gördükleri olumsuzlukları hem belediye hem de basın kuruluşlarına bildirebilirler. Göz önünde olan bir hayvan barınağında belediye veterinerleri GİZLİ İTLAF yapmaya korkarlar.
Türkiye barınakları HAYVANLARI AÇLIKTAN YAVRULARI yedikleri ÖLÜM KAMPI halindedir. Bunu önlemenin önemli yollarından birisi TOPLUMUN BU BARINAKLARI ZİYARET etmesidir.
Ama hepsinden önemli HAYVAN KORUMA DERNEKLERİNİN artık klasik "merhametli kadın derneği" yapısından çıkıp, ŞEFFAF, DEĞİŞİME AÇIK ve GÜVENİLİR bir yapıya kavuşması gereklidir.
O yapı oluştuğu zaman dernekler belediyelerin karşısına toplum desteğini almış olarak çıkacakları için, çaresiz hayvanların kurutuluşu da sağlanacaktır.

Nesrin ÇITIRIK
DOHAYKO Genel Sekreteri
Hayvan Hakları  Aktif Gü çBirliği (HAYTAP) Sözcüsü

cross