1991'den Bugüne

CHP Aday adayı Sn KOZA YARDIMCI, hayvanların yaşam hakkını koruyacağına SÖZ VERDİ ve İMZALADI.

CHP Aday adayı Sn KOZA YARDIMCI, hayvanların yaşam hakkını koruyacağına SÖZ VERDİ ve İMZALADI. BU İLK İMZA OLDU, dilerim uğur getirir. (İmzalanacak taleplerimizi içeren SÖZ İSTİYORUZ yazısı EN ALTTA HAZIR)

"Hayvanların Yaşam Hakkını YOK Sayan Siyasilere OY YOK!!" kampanyamız çerçevesinde aday adayları Anadolu Hayvan Hakları Federasyonu ve DOHAYKO Merkezimizi ziyaret etmeye başladılar.

CHP Kontenjan Aday Adayı Sayın Koza Yardımcı bu gün merkezimizi ziyaret etti ve hayvan haklarına ilişkin düşüncelerini aktardı, biz de onu bilgilendirdik.
DOHAYKO Başkanı Mete Betin, YK Üyesi Asuman Beksarı, İbrahim Gülmez, Armağan Arpaç ve AnadoluFed Başkanı olarak ben Sn Koza Yardımcıyı karşıladık. 
Kendisi de ciddi bir hayvan sever olan, sokağındaki kedi-köpekleri besleyen Koza hanım, sokaktaki hayvanların belediyeler ve gönüllüler tarafından beslenmesinin önemine inandığını söyledi. 
CHP’li belediyelerin hayvan hakları konusunda daha duyarlı olmasını önemle talep ettik. Yaşanan sorunları anlattık. Yerel bazda ise, ana sorunun çöp konteynırının yer altına indirilmesi sebebiyle bir çok kedi ve köpeğin açlıkla karşı karşıya kalması olduğunu, belediyelerin düzenli mama desteği sağlamakta söz verdiklerini ama hala mama desteği sağlanmadığını anlattık. Sn Yardımcı, bu konuyu başkanlar ile görüşmesinde gündeme getireceğine ifade etti. Kendisi de gönüllüler için mama bağışında bulundu.
Kendisi milletvekili olsa da olmasa da CHP’de hayvanların yaşam hakkı için, elinden gelen gerekli tüm desteği vereceğini söyledi. Oy yok kampanyamızdaki tüm taleplerimizin takipçisi olacağına söz vererek İMZASINI ATTI. Merkezimize ziyarette bulunarak 2 saate yakın görüş alışverişinde bulunduğumuz Sayın Koza Yardımcı’ya başarılar diliyoruz.

Tekrar tekrar herkesin BULUNDUĞU YERDE ADAY ADAYLARI İLE GÖRÜŞMESİNİ ısrarla hatırlatıyoruz.

Nesrin Çıtırık
Anadolu Hayvan Hakları Federasyonu Başkanı.
DOHAYKO Genel Sekreteri

Sn Koza Yardımcı'nın imzaladığı "Yaşam Hakkı İçin SÖZ İSTİYORUZ" yazısı:
________________________________________________________

Hayvanların Yaşam Hakkını YOK Sayan Siyasilere OY YOK!

YAŞAM HAKKI İÇİN SÖZ İSTİYORUZ!

2004 Yılında TBMM de kabul edilen 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu, özellikle hayvanlara yapılan işkence ve vahşeti suç saymaması, kabahat olarak tanımlaması nedeni ile yasadan beklenen iyileşmeler gerçekleşmedi.
Parti ayırımı olmadan belediyelerin önemli bir kısmı sokak köpeklerini hala daha zehirleyip saatlerce kıvrandırıp öldürüyor, vuruyor, yarı canlı gömüyor, bakım evleri denilen ilkel ölüm kamplarında açlıktan ölümlere mahkum ediyor.
Kısırlaştırma yapmayı beceremeyen belediyeler, öldürmenin her türlüsünü bu hayvanlara reva görüyorlar.
Yeni dönem TBMM Milletvekilliği için adaysınız.
Halen genel kurulda bekleyen Hayvanları Koruma Kanunu Tasarısını, hayvan haklarını gerçek anlamda koruyacak düzenlemelerle çıkması için desteğinizi bekliyoruz. Ayrıca, aşağıdaki hususların, seçilip meclise gittiğinizde takipçisi olacağınıza SÖZ VERMENİZİ istiyoruz:

1. YASANIN TCK KAPSAMINA ALINMASI: Hayvana vahşet ve işkence mevcut yasada "kabahat" olarak tanımlanıyor ve sadece para cezası veriliyor. Yasanın TCK kapsamına alınmasını talep ediyoruz.

2. BELEDİYE BAKIM EVLERİNİN ÖLÜM KAMPI OLMAKTAN KURTARILMASI: Belediye bakım evlerinin büyük çoğunluğu, tedavi, yemek ve bakımın olmadığı, hayvanların açlık ve hastalıkla gelen ölümlere teslim edildiği ölüm kampları halinde. Bu bakım evlerinin, belediyelerce STK lar ve gönüllüler ile işbirliği halinde gerçek anlamda Kısırlaştırma-Tedavi ve Bakım evlerine dönüşmesinin sağlanması için yasal düzenleme talep ediyoruz. Görevini yapmayan, öldüren zehirleyen belediyeler için yasal yaptırımlar getirilmelidir.

3. HAYVANAT BAHÇELERİNE YASAK GETİRİLMESİ: Yeni hayvanat bahçeleri açılmasının yasaklanması, mevcutların koşullarının düzeltilmesi, üretim ve yurt dışından hayvan getirtilmesinin engellenmesini talep ediyoruz. Hayvanlar insanların eğlencesi olmamalıdır.

4. YUNUS PARKLARININ YASAKLANMASI: Saatte 60-70 km hız yapabilen okyanusların özgür hayvanları olan yunusların daracık havuzlara hapsedilmesinin yasaklanması, orada vatandaşların bilimsel temeli olmayan tedavi vaatleri ile aldatılmalarının önlenmesini talep ediyoruz. Mevcut yunus parkları kapatılmalı, yeni parklar açılmasına izin verilmemelidir.

5. SİRKLERİN YASAKLANMASI: Sirklerdeki hayvanların çivili ve elektrikli sopalar ile çoğu kez işkence altında eğitilmeleri nedeni ile, sirkler tamamen yasaklanmalıdır. Çocuklarımıza hayvanların komik hareketler yapıp güldüren eşyalar değil, yaşam haklarına saygı duyulması gereken canlılar olduğunu öğretirken, sirkler kötü örnek olmaktadır.

6. HAYVANLAR ÜZERİNDE DENEY YAPILMAMASI İÇİN ÇALIŞMALAR YAPILMASI: Biz hamsterler, tavşanlar, domuzlar gibi hayvanları "işkenceli deneylerden" kurtarmaya çalışırken, sahipsiz kedi ve köpeklerimiz üzerinde de deney yapılmasının yasaya konmasına ilişkin çaba ve gayretlere üzülerek şahit oluyoruz. Tamamen makale yazmaya yönelik olarak bu hayvanlar üzerinde deney yapılmaktadır. Sahipsiz hayvanlar asla deney kapsamında olmamalı, diğer hayvanlar üzerindeki deneyler de laboratuvar koşullarında dokular üzerinde yapılacak şekilde uygulamalar getirilerek hayvan deneyleri tamamen yasaklanmalıdır. Dünya’da yasaklanan deneyler maalesef Türkiye’de yapılmaya başlanmıştır. 
Bu konuda kesin bir duruş sergilenmelidir.

7. ORMAN SU İŞLERİ BAKANLIĞININ KADRO VE EKİPMAN OLARAK GÜÇLENDİRİLMESİ: Hayvanları Koruma Kanunu uygulama yetkisinin verildiği Hayvanları Koruma Kanunu'nun mevcut maddeleri de uygulanmıyor. Çünkü, Orman Su İşleri Bakanlığının şehirlerde yeterli kadrosu, araç ve ekipmanı yok. Bakanlık her bakımdan güçlendirilmelidir. Sahipsiz hayvanlara yönelik ayrı bir genel müdürlük kurulmalıdır,

8. TOPLAMA ÇÖZÜM DEĞİL. KISIRLAŞTIRMA TEŞVİK EDİLMELİ: Sokaktaki hayvanların sayısının kontrol altına alınması, onların toplanarak devasa ölüm kamplarına konması ile mümkün olmaz. Çünkü toplanan hayvanların yerine kalanlar daha hızlı üreme ile doldururlar. Sayının kontrol altında alınması, kısırlaştırmanın seferberlik şeklinde yapılması, ithalatın ve kaçak girişlerin durdurulması, petshoplar ve üretim çiftliklerinde kaçak ve yasal üretimin durdurulması ile mümkün olabilir. Bunlar sağlanmalıdır. Yeni yasada toplama asla olmamalıdır. Yeni yasa tasarısında belirtilen hayvanlar kısırlaştırdıktan sonra okul, hastane, restoran vs. yakınlarına bırakılmaz ibaresi kaldırılmalıdır. Çünkü bu ibareler de toplayıp şehir dışlarına açlık ve susuzluktan ölümlere atılmaya dayanak ve BAHANE teşkil edecektir. Halen uygulamada zaten bu konulara dikkat ediliyor.

9. DOĞALARINDA İNSANLA BİRLİKTE YAŞAMAK OLAN KÖPEKLERİN KONMASI İÇİN DEVASA BAKIM EVLERİNİN ÖLÜM KAMPI OLACAĞI BİLİNMELİDİR. Bunun yerine küçük ölçekli, ulaşımı kolay, tedavi ve kısırlaştırma merkezleri yapılmalıdır. Sakat ve mağdur hayvanlar için de kalıcı bakım merkezleri yapılmalıdır. Toplama ile boşaltılan yerlere en kısa zamanda daha çok sayıda hayvanın üreyerek veya başka yerden gelerek boşluğu dolduracağı bilinmelidir. Devasa büyük bakımevleri kesinlikle ölüm kampları olacağından, buna karşı çıkılmalıdır. Çözüm toplama değil, çözüm kısırlaştırarak üremenin kontrol altına alınmasıdır.

9. TEHLİKELİ HAYVAN TABİRİ YASADA YER ALMAMALIDIR: Yasaklı ırk tabir edilen köpekler yıllardır belediye barınaklarında metrelik hücrelere tıkılmış durumda acı içinde can vermektedirler. Tehlikeli ırk yoktur, tehlikleli sahip vardır. Bu nedenle, tehlikeli hayvan kavramı yasadan çıkartılmalı, “yasak” kavramı yasadan çıkartılmalı, güçlü köpeklerin sahiplenilmesinde ciddi kriterler getirilmeli, üretim kontrol altına alınmalıdır. Yasa çıkıncaya kadar, barınaklarda hapis bulunan pitbull lar bakanlık genelgesi ile, koşullar getirilerek kayyum olarak geçici sahiplendirme ile bu zulümden kurtarılmalıdır.

10. DÖVÜŞLERE KARŞI ADLİ İDARİ TEDBİRLER ALINMALIDIR. Dövüşlere çoğu kez emniyet makamlarınca da göz yumulmaktadır. Dövüşlere karşı ciddi adli idari tedbir alınmalıdır.

11. İNTERNET ORTAMINDA ÜRETİM DÖVÜŞ SATIŞ SİTELERİ İÇİN CİDDİ TEDBİRLER ALINMALIDIR. İnternet ortamında dövüş, tehlikeli sayılan ırkların üretimi ve kaçak üretim binlerce sayfada serbestçe yapılmaktadır. Bunun önlenmesi ve kontrol altına alınması için ayrı bir birim kurulmalı, yasal yaptırımlar getirilmelidir.

12. BELEDİYELER VE KURUMLAR GÖNÜLLÜ VE STK LAR İLE HAYVAN HAKLARINDA DAHA AKTİF ÇALIŞMALAR YAPMALIDIR. Belediyeler ve kurumların hayvan haklarındaki gönüllü ve STK lar ile daha etkin iletişim içinde olması sağlanmalıdır. Belediye bakım evlerine çalışmak üzere kadınların ve hayvan sever kişilerin işe alınması teşvik edilmelidir.

13. OKUL MÜFREDATLARINA HAYVAN SEVGİSİ VE MERHAMET DERSİ: Okul müfredatlarına "merhamet ve hayvan sevgisi" konusunun ders olarak işlenecek şekilde konması sağlanmalıdır. Şiddetin 12 yaşa indiği günümüzde, toplumda yeniden merhamet ve şefkat duygularını geliştirmemiz gereklidir.

Anadolu Hayvan Hakları Federasyonu
Marmara Hayvan Hakları Federasyonu
Ege Hayvan Hakları Federasyonu Kurucu Kurulu
Hayvan Hakları Konfederasyonu Kurucular Kurulu

ADAY İsim...

Yaşam Hakkını Koruyacağıma SÖZ VERİYORUM 
İMZA

cross